Microsoft Yaz Okulu Dördüncü Gün
4.gün de öğrenmeye devam ettik. Bugün Emrah Uslu C# eğitimi verdi. Aslında tam da beklediğim buydu. C#'ta uygulama yazarken veritabanına bağlanmak dinamik olarak veri çekmenin nasıl olacağını öğrenmek istiyordum. Tabiki datatable kullanarak yapıyorduk ama MVC olarak nasıl yapılacağını merak ediyordum. MVC'de modellerin nasıl oluşturulduğunu, SQL Serverde oluşturduğumuz tabloyu Visual Studio'da nasıl model olarak kullanacağımızı öğrendik. Laravel yazdığım için anlamakta pek güçlük çekmedim. Sonuçta aynı mantıkta ilerliyor. Sadece değişen yazım kuralları olacak.
İkinci olarak beklediğim ise mobil uygulamada veritabanı kullanmak istediğimizde, veri tabanının da sunucuda olmasını istediğimizde veri tabanına nasıl bağlanacağımızı merak ediyordum. Bununda cevabını bugün almış oldum. Web Api yazarak güvenilir bir şekilde veritabanına nasıl erişim sağlanacağını öğrendik. Günümüzü uygulama yaparak geçirdik. Bilgi dolu bir eğitimdi.
Günün sonunda Mutfak Sanatları Akademisi kurucusu Mehmet Aksel'den hayatından kesitler dinledik. Hayatında bir işe başladığında onu en iyisini yapmayı hedeflediğini, bir işi yapmak için yapmadığını söyledi. Hayatı boyunca farklı işler yaptığını, battığını, çıktığını anlattı. Yaptığı işlerde hile konusunda taviz vermediğini, hatta hileyi gördüğünde ortaklıktan ayrıldığını anlattı. Yaptığı işlerde insana değer verdiğini bir örnekle paylaşmak istiyorum. Bir lokanta açtığını, işleri iyi giderken lokantanın kapısında kuyruk oluştuğunu anlattı. Kuyruktaki insanlara sıra beklerlerken meyve suyu ikram ettiğini söyledi. Bu sadece insana verdiği değerin örneklerinden bir tanesi. Bir işe girmeye karar verdiğimizde düşündüğümüzü yapmamızı, etrafımızdaki kulak vermememiz gerektiğini anlattı. Başarılı olmak için keskin sirkenin küpüne zarar vermesi gerektiğini, ayağımızı yorgandan çıkması gerektiğini söyledi. Bu deyim aklıma önceki sunumlarda konfor alanımızdan çıkıp, yeni şeyler denememiz gerektiği söylemini getirdi. Kısacası Mehmet Aksel konfor alanına sıkışmayıp sürekli batarak çıkarak verdiği emeğin karşılığını Türkiye'de ve Dünya'da saygınlığı bulunan bir okulun sahibi olmuş. Daim olması dileğiyle...
Günün sonunda Mutfak Sanatları Akademisi kurucusu Mehmet Aksel'den hayatından kesitler dinledik. Hayatında bir işe başladığında onu en iyisini yapmayı hedeflediğini, bir işi yapmak için yapmadığını söyledi. Hayatı boyunca farklı işler yaptığını, battığını, çıktığını anlattı. Yaptığı işlerde hile konusunda taviz vermediğini, hatta hileyi gördüğünde ortaklıktan ayrıldığını anlattı. Yaptığı işlerde insana değer verdiğini bir örnekle paylaşmak istiyorum. Bir lokanta açtığını, işleri iyi giderken lokantanın kapısında kuyruk oluştuğunu anlattı. Kuyruktaki insanlara sıra beklerlerken meyve suyu ikram ettiğini söyledi. Bu sadece insana verdiği değerin örneklerinden bir tanesi. Bir işe girmeye karar verdiğimizde düşündüğümüzü yapmamızı, etrafımızdaki kulak vermememiz gerektiğini anlattı. Başarılı olmak için keskin sirkenin küpüne zarar vermesi gerektiğini, ayağımızı yorgandan çıkması gerektiğini söyledi. Bu deyim aklıma önceki sunumlarda konfor alanımızdan çıkıp, yeni şeyler denememiz gerektiği söylemini getirdi. Kısacası Mehmet Aksel konfor alanına sıkışmayıp sürekli batarak çıkarak verdiği emeğin karşılığını Türkiye'de ve Dünya'da saygınlığı bulunan bir okulun sahibi olmuş. Daim olması dileğiyle...
